Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, hakkında yakalama kararı bulunan ve yargı süreci devam eden Sezgin Baran Korkmaz ile CNN Türk’te yapılan canlı yayının RTÜK tarafından incelemeye alındığını bildirdi.
Şahin, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Hakkında yakalama kararı bulunan ve yargı süreci devam eden Sezgin Baran Korkmaz’ın bir televizyon kanalının Amerika Birleşik Devletlerinden yaptığı canlı yayındaki konuşması, RTÜK uzmanları tarafından incelemeye alınmıştır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur” ifadelerini kullandı.
Hakkında yakalama kararı bulunan ve yargı süreci devam eden Sezgin Baran Korkmaz’ın bir televizyon kanalının Amerika Birleşik Devletleri’nden yaptığı canlı yayındaki konuşması, RTÜK uzmanları tarafından incelemeye alınmıştır.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur. pic.twitter.com/r5hfk3Ye3w— Ebubekir Şahin (@ebekirsahin) May 20, 2024
“Kara para aklama” suçlamasıyla aranan ve ABD’de bulunan iş insanı Sezgin Baran Korkmaz, ABD’deki Türk Günü yürüyüşüne katılmıştı.
Korkmaz’ı görüntüleyen CNN Türk Washington Temsilcisi Yunus Paksoy, “Sordum kendisine sizi Türkiye’de görmeyi bekliyorduk diye. ‘2 ay sonra Türkiye’ye döneceğim” dedi ve ayrıldı. Herhangi bir şekilde gizlenme, kaçma derdi yoktu. Direkt içindeydi kalabalığın. Kendisi burada gayet rahat dolaşıyordu. Çok keyifliydi. Ben yanına gidip sorduğumda da gülerek, kahkaha atan bir insan profili verdi” demişti.
Canlı yayında soruları da yanıtlayan Sezgin Baran Korkmaz, “Benim hakkımda ABD’de gizli yürütülen herhangi bir soruşturma yok. Benden ikinci Reza Zarrab davası çıkmaz. Ben o memlekete yaptığım hizmeti memleketimin topraklarına ayağımı bastığımda döndüğümde anlatacağım. Benim alnım ak olmazsa sokağa çıkamazdım. Binlerce insan çalıştırdım, anlımızın akıyla hesap verdik, anlımın akıyla da memleketime döneceğim” ifadelerini kullanmıştı.
Korkmaz, şunları söylemişti: “Türkiye’den firar etmedim. Ben yurt dışındayken benim hakkımda yakalama kararı çıktı. Türkiye’deyken hakkımda yakalama kararı ya da yurt dışı yasağı yoktu. Avukatlarım 2020 Mayıs ayında Türkiye’deki mahkemeye ‘Müvekkilim hakkındaki tutuklama kararını kaldırın, müvekkilim ülkesine gelip ifade versin’ dedi. Mahkeme bunu kabul etmedi, üst sınır 5 yıl olmasına rağmen.”